Marcus Tullius Cicero'nun, politika ve hukuk konusunda hevesli bir öğrencisi olan Marcus Caelius, İÖ 56 yılında, kariyerinde sağlam adımlarla yükseldiği bir dönemde, aniden, gasptan cinayete uzanan bir dizi suçlama ile karşı karşıya kalır. İddialar arasında, Caelius'un, İskenderiyeli filozof Dio'nun suikasti ile ilgisi olduğu ve bunu öğrenen eski sevgilisi Clodia'yı zehirletmeye teşebbüs ettiği de vardır. Mahkemede Caelius'un vekilliğini üstlenen Cicero, bu iddiaların tamamıyla, ayrılık acısı çeken bir kadının kurgusuna dayandığını savunur.