Bu araştırmanın en önemli amaçlarından biri edebî eserin dünyasına girmeye mâni olan endişelerden mümkün olduğu kadar uzak bir şekilde onların günümüze taşıdığı mesajı anlamaya çalışmaktır. Aynı sonuçlara ulaşa ulaşa artık orijinal bir şey söylemekten mahrum, bölmekten ve analiz etmekten metnin dünyasına girmeyi ihmal etmiş, kupkuru söylemler ve tahlil metotları elinde heder edilmiş bir edebiyat araştırmacılığının Türk Edebiyatının meselelerine yönelik özgün bir çözüm önerisi kalmamıştır. Sembollerin, mazmunların ve ancak kendi döneminde bir anlam kazanabilecek kavramların ne dediğine aldırmadan sadece şekle ve görünüşe odaklanarak, kuru tanımlar ve tasnifler yoluyla bir devrin edebiyatı, kültürü, tefekkür dünyası anlaşılamaz. Edebiyat araştırmacılığımız Türk kültürünü anlama ve yorumlama noktasında hâlâ çok önemli donanımlardan mahrumdur. Biz burada samimi, belki acemi, fakat bir ihtiyaca tekabül ettiğini düşündüğümüz böyle bir çalışmaya bu duygu ve düşüncelerle başladık.