"Halk masalı" denildiğinde akla ilk olarak neden "padişah" gelir? Ülke yönetenlerin özellikleri masallarda ne şekildedir, nasıl sunulmaktadır ve padişahın masallardaki işlevi nedir? Masallarla büyümüş kuşaklarda yöneten/hükümdar algısı ve bunun gerek bireysel gerekse toplumsal yaşamdaki yansımaları nasıldır? "Masal Padişahları", bunun gibi sorulara yanıt arama çabasının ürünü olarak ortaya çıkan bir kitaptır.
Her tür yaklaşım, bir yönüyle kavrar masalı. Masallar her tür okumaya açıktır, her okumada farklı bir boyutunu sunar. Ancak her masalın da ayrı bir masalı, öyküsü ya da öyküler yumağı vardır. İçinden geçtiği her mekân, zaman, toplum ve kültürden bir şeyler alarak birçok katmandan oluşan masallar höyüklere benzer. Kazılan her katmanın altından çeşitli uygarlık ve kültürlere ait kalıntılar çıkar. Zaman içinde değişerek tanınmaz hâle gelen mitik unsur ve öğretiler; halkın deneyimleri, tarihin dokunuşları, yaşamın gerçekleriyle (zorluklar, acılar, kayıplar, hayaller, özlemler, umutlar…) harmanlanır. Bir de bunları çocukların dahi anlayıp keyifle dinleyebileceği şekilde sunma çabasıyla birleşince oldukça renkli, karnavaleks bir yapı çıkar ortaya.