Adına medeniyet bile denilemeyecek bu bilgi ve teknolojiye dayalı maddeci yapı insanı insan yapan en önemli yönü olan ruhunu görememiş, bu yönünü ihmal etmiş ve insanı insanın kurdu haline getirmiştir.
Maddi ve teknolojik gelişmeler insanlığın hayrına kullanılmamış, emperyalist bir anlayışla sadece kendi mutlulukları için dünyanın geri kalanını sömürerek kan ve gözyaşıyla yoğrulmuş nice mazlum halkların doğmasına neden olmuştur Dünyaya sevgi ve hizmete dayalı gerçek medeniyetin ne olduğunu göstermiş aziz ecdadımızın torunları olarak yeryüzünde unutulmuş bu mutluluk asrını tekrardan hatırlamak, yaşamak ve yaşatmak insanlığa karşı bizim bir borcumuz olarak karşımıza çıkmaktadır. Tamda bu noktada değerler eğitimine yeniden gereken önemi vermeli, özellikle karakterin oluşmasında hayati öneme sahip ilkokul devresinde bu değerleri çocuklarımızın hoşuna gideceği bir yöntemle onlara aşılamaya çalışmalıyız.
Bundan önceki çalışmamızda değerlerimizi onların en çok sevdiği oyunlarla kazandırmaya çalışmıştık. Şimdi de yine çocukların, kendini gerçekleştirmesinde, sosyalleşmesinde, dil gelişiminde, içinden çıktığı toplumla ve onun değer yargılarıyla bütünleşmesinde, hayata olumlu bir gözle bakmasında, çevreye ve başkalarına karşı du-yarlı olabilmesinde, iyi-kötü, hak hukuk olgularını anlamlandırma ve şekil lendirmesinde, düşünme yeteneğinde, adalet, merhamet, sevgi, saygı, mertlik, dürüstlük gibi değerleri öğrenmesinde, hayal dünyasını geliştirebilmesinde ve çocuğun duyuşsal, bilişsel, zihinsel ve psiko-sosyal gelişiminde çok önemli bir katkısı olan masallarla bu değerleri öğretmeye çalışacağız. Masalları bir araç olarak alıp çocukların bir bütün halinde gelişmesini amaçlayan çoklu zekâ kuramı, tam öğrenme, buluş yoluyla öğrenme, probleme dayalı öğrenme yöntemlerini de kullanarak zevkli, verimli etkinlikler hazırlamaya çalıştık.
Beklenen verimin elde edilmesi niyazıyla