Günhan bir kaza sonucu tekerlekli sandalyeye bağımlı kalmış bir öğrenciydi. Zeki fakat çok çalışkan değildi. Babası onu, derslerden aldığı notlarla değerlendiriyor, bilgisayarında sürekli oyun oynadığını sanarak sık sık azarlıyordu.
Bu arada bir yazar, Mavi Öyküler adlı bir site kurmuş öyküler yayınlamaktaydı. Çocuklar okulda yazarın kimliği üzerinde tahminler yürütürken Sinan yazara ulaşacağı savı ile övündü. Günhan:
"Asıl bilgisayar başında sürekli oturan benim, ben senden önce çözerim yazarın gizini," deyince iddiaya giriştiler.
Yazarın gizemine ulaşma üzerinde Günhan ile Sinan yarışırken Mavi Öyküler sitesinde mucizeli, şaşırtıcı, maceralarla dolu, akıcı bir dille anlatılan sıra sıra öyküler yayınlanmaktaydı.
Mavi Öykülerin beğenildiğini gören bir yayınevinin yetkilileri, öyküleri yayınlamak için yazarını bulmaya davranmışlardı. Yazarın kimliğine acaba hangisi daha çabuk ulaşacaktı? Sinan mı, Günhan mı, yayınevi yetkilileri mi?