Bu bir çağrıdır; kentin bunalımından, yalnızlığından, bizim olan şehirlerin şiirine, edebiyatına, sanatına ve estetiğine bir çağrı… Onun için çağrımı yapıyorum, gelecek zamanların nesillerine; dünyamızın görünenden başka bir yüzünün olduğuna inanmayan Nemrut'lara meydan okuyacak ve büyük ümitlerle emanetlerimizi kendilerine teslim ettiğimiz gelecek zamanın çocuklarına, insanlarına…
Çalışmamızda, iki bölüm halinde düzenlenen ve bir sohbet üslûbu içinde küçük ara başlıklardan oluşan tarih şehirlerine duyulan özlem ile kente duyulan korkuların özetini ifade eden düşüncelerin hülasasından bahsettik. Eseri mütalaa ederken, bir iddianın ispatına gayret eden akademik bir dilin muhtevasından çok, göz göze, diz dize bir sohbetin, bazen tatlı tebessümüyle karşılaşacak, bazen de ürkütücü bir iddianın hazin havasını teneffüs edeceksiniz.