Bazı insanlar dünyaya gözlerini çilelerle açar çilelerle kapatırdı. Mebrure de bu insanlardan birisi olmasına rağmen hayata küsmemişti. Ona böyle bir kaderi var olduğu iddia edilen ve inandığı tanrısı yazmamıştı. Ona bu kaderi yazanlar insanlardı. Ve insanların yazdığı bu kadere tam anlamıyla boyun eğmeden bu dünyadan göçmüştü.
Çile Diyarbakır'da başlamış, İstanbul'da devam etmiş, İstanbul'dan Diyarbakır'a gelen, Diyarbakır'dan tekrar İstanbul'a giden çile Mebrure'nin kaderi olmuştu.
Nihayet Mebrure'nin çilesi dörtlü sarmalın içinde İstanbul'da bitmişti.