Bilim, kültür ve sanat alanlarında oldukça donanımlı olan Mehmet Akif'in edebiyatçı kişiliği, aslında onun derin ve oylumlu birikiminin sadece görünen yüzüdür. Dört dilde üst düzey çeviri ve yorum yapabilecek yetkinlikteki kültürel donanımı, fikir ve düşünce adamlığı, veteriner hekimliği, sporculuğu, son derece etkileyici şiirleri ve dahası sadece kendisine nasip olan "millî şair" hüviyetinin yanı sıra Mehmet Âkif, esasen heveskârlık seviyesini fazlasıyla aşmış bir mûsikîşinastır. Mehmet Âkif'in mûsikîye olan ilgisini yakın dostu Mithat Cemal, bir iptila [tutkunluk] olarak değerlendirir ve "Halk dostluğu Âkif'in servetiydi, mûsikî de sefahati" diyerek onun dünyasında mûsikînin önemine vurgu yapar.
Elinizdeki bu eser, Mehmet Âkif'in şairliğinin yanı sıra mûsikî ile geçirdiği bir ömrün daha bilinir olmasına katkı sağlayacaktır. Çalışmada, Mehmet Âkif'in mûsikî vasıtasıyla kurulan dostluklarına; ney öğrenmek ve mûsikîde ilerlemek için gösterdiği gayretine; yaşadığı dönemde İstanbul'daki mûsikî meclislerine ve Mehmet Âkif'in bu meclislerdeki rolüne; dinlemekten ve söylemekten hoşlandığı eserlere ve dostlarıyla yaptığı mûsikî fasıllarına değinilmektedir.