"Demek ki biraz olsun üzülmen lazımmış. Ama ben senin böyle vehim üzerine de olsa, sıkılmana kıyamam. Şunu bil ki, içimde uzakta olmandan mütevellid, devamlı, bir hüzne benzer gariplik duyarım. Bu hissimi her fırsatta da arkadaşlarına söyler, adeta onlarla seni konuşmak ihtiyacı duyarım.
Kemalciğim, bu mektubun ile hem sevindim hem de tahmin edersin ki içim sızladı...
Oğulcağızım, sen meydan malısın. Yani canını kütleye nezretmişler fasilesindensin. Onun için kendini ye'se kapıp koyvermeye hakkın yok!.. Onun için bu endîşe ve sıkıntıyı üzerinden at!.. At, zira biz hepimiz, kendimiz için yaşamadığımızı bilenlerdeniz inşallah!"