Metaverse ile sanal bir evren oluşturuluyor. "Evren ötesi" anlamında kullanılması şuradan kaynaklanıyor: Şu an fiziksel gerçeklik yani fiziksel dünya, yaşadığımız dünya var. Şimdi de bir sanal gerçeklik oluşturuldu. Üçüncüsü ise bilim kurgu. Bilim kurgu oyunlar var. Bu oyunlardan bir tanesinin şu anda 350 milyon oyuncusu var. Bu oyunlar o üç teknolojiyi birleştiriyor ve bir şekilde sanal bir cennet sunuyor.
Herkes kendi cennetini bilim kurgu çerçevesinde yazabilecek, oluşturabilecek, kendi holografik avatarını 3D olarak tasarlayacak ve bu avatarın içerisinde avatar arkadaşıyla o evrene girecek, orada sokaklarda dolaşacak, oyunlara girecek. Oradan çıktıktan sonra avatar arkadaşıyla restorana gidecek, yemek yiyecek. Mesela pop sanatçısı Tarkan, avatarıyla konser verecek, hemen sen de avatarınla oraya gideceksin. Tabii bunların hepsi tamamen sanal gerçeklik içerisinde olacak.
Metaverse iyi amaçlarla kullanılırsa hayatı kolaylaştırabileceği gibi iş ve ekonomi hayatını hızlandırabilir. Sosyal hareketliliği arttıramaz ama dijital hareketliliği arttırabilir. Sanal gerçeklik şu anda tedavilerde kullanılıyor. Teknoloji iyi amaçlarla kullanılırsa iyiye, kötü amaçla kullanılırsa kötüye hizmet eder. Teknolojiye karşı olmak yerine 'onu ideallerimize uygun nasıl kullanırız?' diye düşünmek gerekiyor. İşte bu kitapta Metaverse ile Dijital Oyun Psikolojisi çok boyutlu olarak ele alınıyor.
Dijital oyunların etkileri, bağımlılığı, kişilerarası ilişkiler ve antisosyal davranışlardaki rolü, eğitimde ve hatta işe alım süreçlerinde kullanımı, metaverse, dijital avatarlar, kişilik özellikleri ile ilişkileri, çocuklara olumlu ve olumsuz etkileri gibi pek çok bölüm ile dijital oyun psikolojisi, alanında uzman yazarlar tarafından kaleme alınıyor. Faydalı olması temennisiyle.