Hz. Peygamber ilahi emirleri tebliğ etmekle kalmamış, dini bilfiil yaşamış ve tatbik etmiştir. Ne var ki, Müslümanların en tabii hak ve vazifesi olan Peygamberini olduğu gibi tanıma keyfiyeti, hadis diye uydurulan sözlerle güçleştirilmiştir.
İşte elinizdeki bu kitapta hadis uydurma hareketinin ne zaman başladığı, insanları hadis uydurmaya sevkeden amillerin neler olduğu etraflıca incelenmiş, hadislerin uydurulmasında ve yayılmasında rol alanların durumları araştırılmıştır. Ayrıca, hadis uydurma hareketi karşısında hadis âlimlerinin mukabil faaliyetleri, yalancıları tanımak için ortaya koydukları esaslar belirtilmiş, sadece mevzu hadisleri inceleyen kitaplar tespit edilerek, bunların muhteva ve tenkid usulleri gösterilmiştir.
Akademik çalışmanın bir ürünü olan bu eser, Hz. Peygamber'in 'Benim ağzımdan yalan uydurmak şüphesiz ki başka bir kimsenin ağzından yalan uydurmaya benzemez" hadisinin ifade ettiği manayı gözler önüne sermiştir.