Meyhanede Hanımlar
“Kadınlar erkeklerini dövecekler. Kadınlar, asırlarca çektikleri Asya’ya has esarete tepki devrindedirler. İntikamlarını alacaklar. Paşalar, beyler, efendiler Ankara’da değil, gökyüzünün en üst katında meclis kursalar Havva kızlarıyla baş edemeyeceklerdir. Muharebeden sonra erkek azalmış, kadın çoğalmışmış. Daha iyi ya! Demek ki sayıca erkeklere galibiz. Bizim dediğimiz olacak.” Türk edebiyatının en üretken, mizahi yanı en kuvvetli yazarlarından Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın 1924 yılının 6-13 Temmuz’u arasında Son Telgraf gazetesinde tefrika edilen Meyhanede Hanımlar’ı Cumhuriyet’in ilan edilişinin ardından toplumsal yaşamda daha da görünür olan kadınları merkezine alan, eğlencesi ve kavgası bol, kahkahası eksik olmayan bir hikâye. Bahriye Hanım, kocasıyla beraber, Apostol’ün gazinosuna gider. İçki yasağının gölgesinde de olsa felekten bir gece çalacaklardır. Fakat Garson Niko siparişleri alır, köşedeki ihtiyar yasaklandıkça lezzeti artan rakının keyfini çıkarırken, Bahriye Hanım’ın bazı hususi sebeplerden dolayı hiç hoşlanmadığı Meliha Hanım ile eşi Nebil Bey gazinoya teşrif eder. Bu gece biraz olaylı sonlanacaktır galiba. Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın, Kenan Hulusi Koray’ın sorularına cevap verdiği bir röportajla birlikte sunduğumuz Meyhanede Hanımlar, yazarın edebiyatının alameti farikalarından kadın erkek eşitliği meselesini irdelediği bir başka yapıtı.
Devamını Oku