Mitler bize kendi hikâyemizi anlatır. Labirentin çatallanan yollarında gideceğimiz yolu gösterir. Mit yüzyıllardır var olan bir sesin, içimizdeki tekrarıdır. Dün ve bugün dinlediğimiz öyküler, şiirler, oyunlar mitlerden doğar. Bu yüzden kurmaca metinlerin yapısını, çekirdeğini ve dilini incelerken mitlere döneriz, hiç farkında olmadan mitler ormanında geri geri gideriz. Bu çalışma, 1980 sonrası kurmaca metinlerde Gılgamış mitinin nasıl yeniden inşa edildiği, nasıl dönüştürüldüğü ve ne anlama geldiği sorusu üzerine temellendi.