"Pequod adlı bir balina gemisinin son yolculuğunu, balinaların nasıl avlandıklarını, geminin sonunda nasıl battığını anlatan Moby Dick, ilk bakışta denizlerde geçen bir serüven romanı sanılabilir. Ne varki insan Moby Dick'i okudukça, okuduklarını düşündükçe, kitabın derinliğini, gerçek anlamını sezmeye başlar. Bu derinliği, gerçek anlamı sezmeyenler ise, balina avıyla ilgili, heyecanlı bir öykü olarak, gene de Moby Dick'in pekala keyfini çıkarabilirler." Mina Urgan böyle tanımlıyor Beyaz Balına'nın romanını.
"Zaman zaman çıkardığı o garip seslere burnundan konuşma derseniz, balinayı horlamış olursunuz. Hem balinanın söyleyecek nesi olabilir? Ben, derinliği olan hiç bir varlık görmedim ki, bu dünyaya söyleyecek sözü olsun, Geçimini sağlamak için bir kaç söz kekelemek zorunda kalır, olsa olsa. Ne mutlu ona ki, dünya duyuverir sesini. "Melville'in sesini geç de olsa duymuştur dünya; ABD'li romancı, öykücü ve şair Herman Melville (1819-1891), denizi, gemicileri, balinaları ve tabii bu arada kinin ve tutkuların tutsağı olan insan ruhunu, düzyazı biçiminde yazdığı bu şiirde, ironi, mitoloji ve gerçekçiliğin iç içe geçtiği bu romanında anlatıyor. Sabahattin Eyuboğlu ve Mina Urgan'ın akıcı Türkçe'sinden...