Mülksüzleştirme ve zorunlu göç, Ortadoğu'da geçmişten günümüze bölgedeki yaşamın önemli unsurlarından birisi olmaya devam etmektedir. Dawn Chatty'nin elinizdeki kitabı, yirminci yüzyılın başında bir savaşın küllerinden ve Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkıntılarından yeniden inşa edilen Ortadoğu'da, yeni çizilen sınırlarla birbirinden ayrılan "mekanlar"da kendilerini anavatanlarından koparılmış mülteciler olarak bulan halkları konu almaktadır. Yazar, bir antropolog olarak özellikle insanların bireysel deneyimleri ve bu deneyimlerin siyasi, sosyal ve çevresel anlamda bir bütün olarak toplum üzerindeki etkileriyle ilgilenmektedir. Farklı toplulukların üyeleriyle yaptığı görüşmeler ve onlardan topladığı kişisel hikâyeler Ermeniler ve Çerkesler gibi bazı azınlıkların nasıl uyum sağladığını ve yeni kimlikler yarattığını; Filistinliler ve Kürtler gibi başka toplulukların ise geçici manzaralarda nasıl yurtsuz bırakıldıklarını göstermektedir.
Elinizdeki kitap, mültecilerin ve göçmenlerin günlük deneyimlerini Akdeniz tarihi bağlamında ele alarak analiz eden bir etnografik yaklaşım içermesi anlamında sıra dışı bir çalışmanın ürünüdür. Ortadoğu çalışmaları, tarih, siyaset bilimi ve antropoloji alanlarında çalışma yürütenlerin yanı sıra bölgedeki savaşlar ve çatışmalarla ilgilenen genel okuyucuya da hitap eden bir kitap olma özelliğini taşımaktadır.