Ruh hali normalden cinnete doğru kayıyordu. Kendisini terk ettiğim taktirde bana korkunç şeyler yapacağını söyleyerek tehdit etmeye başladığı zaman sessiz kaldım. Sonra beni dövmeye başladı. Sanki onu tamamen terk edeceğimi sezmiş gibiydi. Gözlerime ve davranışlarıma bakarak kendisine karşı sevgimin ve ilgimin azaldığını anlıyor olmalıydı.
Beni zorla balkona çıkarıp boğazıma ekmek bıçağını dayadı. Bıçağın keskin ucu tenimi kesiyordu ve daha derin yaralanmamak için nefesimi tutmuştum. O anda aklım her türlü hisle, korkuyla, öfkeyle ve umutsuzlukla doluydu.
En umutsuz ve karanlık anımda, içinde bulunduğum dipsiz çukurdan çok daha büyük bir İlahi Geleceğin beni beklediğini bilmiyordum. Yıllar sonra, intihar etmeyi planladığım en karanlık günüm, ani bir mucizevi tanışmayla en büyük günüme dönüştü. O gün, Tanrı için hiçbir vakanın zor ya da imkânsız olmadığını öğrendim. O gün, düşmanın benim için niyet ettiğinden çok daha büyük bir geleceğim olduğunu öğrendim.
O gün, Yaratıcımla tanıştım.