Memet amcan çocuğukan, gardaşıyla değ(ir)mene buyday öyütmeye gitdiklerini anlatıvedi. Değmen, Mudurnu'nun aycık dışındaymış. Buyday çuvallarını yüklemişle eşeğe, biri yularından dutmuş biri de arkadan deh deh etmiş. Varmışla değmene. Değmenci buydayları öyüdürken, iki gardaş kırda dalmışla oyuna. Derken, değmencinin ıslığını duymuşla. Yarışarak gelmişle değmene. Un çuvallarını eşeğe yükleyceklermiş emme, eşek bağlı olduğu yerde yokmuş. Arayıve bakam, arayıve bakam. Eşek yok. Değmenci; sizin eşek çok gözel, sağlıklı bi hayvandı. Demek birisi aldı gitdi, demiş.
İki gardaş başlamışla ağlaşmaya. Değmenci, acımış bunlara. Un çuvallarını atmış at arabasına, iki gardaşı da bindirmiş, geçmiş atların arkasına, dehlemiş. İki gardaş yol boyunca ağlamışla; bubamıza, gayıp eşeğin hesabını nasıl verecez deye. Derken, evin önüne gelince bi de bakmışla kı, eşek bi kenarda otlayıp duru. Demek ipinden gurtulmuş, evin yolunu dutmuş hayvancık. Bizimkilerde bi sevinç bi sevinç. Atlamışla arabadan, iki gardaş eşeğe sarılı sarılıvemişle. Eşek de başlamış oynaklamaya. Hayvan bilmez mi sevildiğini?