Metruk bir bina bu
Hüneri bir köşede durmak
Başka bir baharda başka başka filizlenmiş ve çoktan solmuş sarmaşıklar duvarlarında
Kahvenin rengi, toprakla bir.
Görmese gözlerim daha mı az korkardım boşluktan
Külümü savurun uçurumdan ama yakmayın beni
Sövüp saydıkça çoğalan içimdeki benlerin cümlesi korkar yalnızlıktan
Gözü burnuma değmiş burnum gözüne çok mu
Gök gürlesin her açtığımda çadırımın önünü
Güneş başka bedenlerle dostlukta
Suyuma gidemeyen her öznenin bende bir yansıması da vardır elbet
Gözlerim görmese daha mı az korkardım karanlıktan
Bana her balık aynı kokar.
Paravanı kaldırıp da bakamadığım anlara mahcuptur her gülümsemem
Bıçakla açılmış eğri büğrü ucum kağıda her değdiğinde ayrı yöne kırılır
Bir kuşum bir köstebek
Elma ağacı kokan her anımın ertesi kaysıların kızardığı günleredir lanetim.
Bir adam beceriksizce simit atıyor martılara
Bir adam daha başarılı.
İkisi de habersiz olan bitenden