Son Peygamber Hz. Muhammed'e (a.s.m.) duyulan sevgi ve muhabbet çeşitli emarelerle dile getirilmiştir. Bu dile getirilişte; Muhammedi Muhabbet, peygamberlerin dilinde bir müjde oldu; hattatlar, kalemleriyle O'nun ismini en güzel şekilde yazabilmek için divitlerini hokkaya batırdı, sazendeler, neyzenler güftelerin en güzelini, nefeslerini aşkla verip terennüm etti…
Şairler ise en güzel şiirlerini O'nun için yazdılar, adına da "Naat" dediler... O naatlar ki şairin baş tacı oldu, kurtuluş akçesi oldu... Şair, Peygamber için söylediği bir şiirle hem dünyasını hem ahiretini kurtardı, üstelik Peygamberin iltifatına mazhar oldu.
Ekrem Altıntepe, "Muhammedî Muhabbet" kitabında Naat geleneğinin kısa bir tarihini çıkarmanın yanı sıra Hz. Muhammed (a.s.m.) için kaleme alınmış en güzel şiirlerin hikayelerini anlatıyor ve kitabı can alıcı bir soruyla bitiriyor:
"Sizin Hz. Muhammed'e (a.s.m.) olan muhabbetinizin emaresi ne?"