"Mecaza göre Mekke, arşın yeryüzündeki temsilcisidir. Tıpkı meleklerin göklerde Allah'ın arşını tavaf etmeleri gibi, insanlar da yeryüzünde Kabe'yi tavaf ederler. Mekke, yalnızca cennete giden yol değil, yeryüzündeki cennetin kendisidir. Bir 'kısır vadi'de yer alsa da özü başka bir yerdedir. Mekke yalnızca bir şehir değil, metafizik bir fikirdir. Bu yüzden melekler Âdem'in yaratılması öncesinden beri hac yaparlar."
"Bu mecaz, resmi bir inanca dönüşmüş ve coşkuyla İslam dünyasına yayılmıştı. Mekkeliler bu öyküyü şehrin ziyaretçilerine hacılar, bilginler, öğrenciler ve seyyahlar- anlatmaktan büyük gurur duyuyorlardı. Böylece tüm Müslümanlar için Mekke, artık ezelden beri var olan bir şehir, ölmeden önce cennetin tadının alınabileceği bir yer, her mü'minin ruhunu çeken bir mıknatıs haline gelmişti."
Yazar, yayıncı ve kültür eleştirmeni olan Ziyaüddin Serdar, dünyanın önde gelen Müslüman aydınlarından birisidir. İslâm, bilim ve çağdaş kültür konularında elliden fazla kitabın yazarıdır. Hâlen çeşitli görevlerinin yanı sıra Londra İslam Enstitüsü'nün başkanlığını yapmaktadır. Mukaddes Belde Mekke adlı eserinde Mekke'nin tarihini; sosyal, psikolojik, siyasi ve itikadi yönleriyle harmanlayarak bir medeniyet anlatısı sunuyor.