En güzel kıvamda yaratılan insan, güzeli arayıp bulmak, sevdiği güzelliğe sahip olarak inanç, düşünce, eylem ve tebliğ gibi her yönüyle güzelleşmek zorundadır. Bu zorunluluk, güzel insan demek olan mü'min olmanın gereğidir. İhsanla, yani güzellik sergilemekle emrolunan mü'min; konuşmasında, davranışlarında, iç ve dış dünyasında hep güzellikler içinde yaşar/yaşamalıdır. Müslümanlar, hayata ve hayattaki her şeye müslümanca bakabilmelidir. Çünkü İslâm, hayatımızın vazgeçilmez bile olsa bir parçası değil; hayatımızın kendisidir, yaşantımızın bütünüdür. Güzellik ve estetik anlayışımızın prensipleri de Muhsin ve Cemîl/mutlak güzel olan Rabbimiz'in çizdiği hudut dışına çıkmayacak, O'nun rızâsı istikametinde güzellikler sergilenecektir.