İslam'da İhtilaf Usulü
Vahdet özlemi, İslâm ümmetinin gündeminde asırlardan bu yana önemli bir yer tutmuştur. Müslümanların aynı değerlere inandıkları halde aynı mücadele platformuna kavuşamamış olmaları, hedefe ulaşmada en büyük zorluk olarak karşımıza çıkmaktadır. Aynı doğrulara inananların bir çatı altında olmasa da birbirlerine karşı hoşgörü içinde olabilmelerinin bir zorunluluk olduğu anlatan bu eser, kültürel bilinçlenme yolunda yeni bir adım, İslâmî yapıdaki gedikleri kapatmayı hedefleyen bir çalışma, iç çekişmelere ve görüş ayrılıklarına götüren fikri bunalımın tedavisinde bir ilaçtır.
Görüş açılarındaki farklılık, Müslüman akla görüş zenginliği kazandıracak, farklı düşünceleri incelemesini, olayları bütün boyut ve cepheleriyle kavramasını, aklı akla katmasını sağlayacak bir sıhhat alâmeti olacağı yerde, bu durum bozuk çağın Müslümanında iç çekişmelere ve dövüşme fırsatına dönüşmüştür. Peki, nasıl olacak da bu haldeki Müslümanlar önem sırasına göre engelleri aşıp, sorunlarını çözecekler ve bir program dâhilinde hareket ederek İslâmî hayatı yeniden ikame etmeyi başarabilecekler! Saadet asrının insanlarında ihtilaf ve edebi bir araya getiren Allah'a hamdolsun. Amaçları insanlara, dayandıkları delil doğrultusunda görüşlerine katılmaları için baskı yapmak değil, onların problemlerini çözmek ve işlerini kolaylaştırmaktır.
O halde;
- Nedir ihtilaf?
- Aşılması caiz olmayan sınırları nelerdir?
- Ayrılığı doğuran sebepler hangileridir?
- İhtilafın ne kadarı hoşgörüyle karşılanabilir?
- Tartışmanın edebi ve ölçüleri nelerdir?
- İhtilafların olumsuz yönlerinden nasıl kurtulabiliriz?