Dünya hayatını namaz ibadeti ile süsleyip kıyamet şuuruyla geçirenler, elbette sonsuz cennet nimetlerine kavuşacaklar. Bu şuurun yerini hiçbir şey dolduramaz ve hiçbir disiplin ve ceza-i müeyyide insanoğlunu kontrol altında tutamaz. Bunun için vahye dayalı nebevî bir terbiye şart. Bu terbiyenin ana omurgasını namaz ibadeti teşkil etmektedir.
Çünkü Namaz; Allah'ın rızası, meleklerin sevgisi, enbiyanın sünneti, şeytanın sevmediği, müminin şefaatçisi, ölüm meleği geldiğinde yardımcısı, kabirde kandili, Münker ve Nekir meleklerinin suallerinin cevabı, kıyamet gününde gölgesi, başında tacı, bedeninde libası (elbisesi), önünde yol gösteren nuru, ateşle arasında perdesi, müminlerin Allahü teâlâ huzurunda hücceti, mizanlarında ağırlığı, sıratı geçme izni, cennetin anahtarıdır.
Namazda birçok ibadet türleri vardır. Akıllı hiçbir Müslüman bu kadar kazançlı, manevi getirisi yüksek olan bu ticarete kayıtsız kalamaz...