Ali Şir Nevâyî; yaşadığı hayat, yazdığı eserlerin sayısı, bunların kültür tarihimizdeki yeri ve çeşitliliği, yetiştirdiği ve yetişmesine katkıda bulunduğu bilim ve sanat adamları, kurduğu yüzlerce hayır kurumu göz önüne alındığında yanına ikinci bir kişiyi koymakta zorlanacağımız önemli bir kişiliktir. Elinizde bulunan Nesâyimü'l-Mahabbe Min Şemâyimü'l-Fütüvve adlı eser, onun şeyhi ve dostu olan Molla Abdurrahman Camî'nin Farsça yazmış olduğu Nefehâtü'l-Üns Min Hadarâtü'l-Kuds adlı evliyalar tezkiresinin on beşinci yüzyıl Doğu Türkçesine Nevâyî tarafından çevrilmiş nüshasından Türkiye Türkçesine aktarıldı.
Nevâyî sıradan bir çeviri yapmadığını, eserde olmayan Hindistanlı ve Türkistanlı Türk kökenli tasavvuf erbabını kendisinin esere eklediğini belirtir. Bu yönüyle eser, hem genel olarak İslam tasavvufu, hem de Türk tasavvufu açısından oldukça değerli bir kaynak niteliğindedir. Molla Camî'nin eseri Nefehâtü'l-Ünsa adıyla Lamiî Çelebi tarafından Oğuz Türkçesine çevrilmişti, ancak o çeviride Nevâyî tarafından esere eklenen Hindistan ve Türkistan coğrafyasının tasavvuf erbabı yer almaz, ancak o çeviriye de Anadolu'daki tasavvuf erbabı eklenmiştir. Eserin Nevâyî çevirisinde yaklaşık 780 kişi hakkında bilgi verilir. Eserde Türk tasavvufunun kurucusu olan Hoca Ahmet Yesevî silsilesinin hemen tamamının yer alması, bu eseri kültür tarihimiz açısından daha da değerli hâle getirir. Nevâyî'nin konuya bakışını göstermesi bakımından Korkut Ata'nın da bir mutasavvıf olarak eserde yer aldığını belirtelim.