Ülkenin en meşhur piyanistlerinden Nevzat Hanım, içinde taşıdığı suçluluk duygusuyla başa çıkmaya çalışırken genç bir adamla tuhaf bir ilişkiye başlar. Hikâye genç adamın ve Nevzat Hanım'ın geçmişlerine ve şimdilerine ilerledikçe müzik, edebiyat, insan, hayvan, çocukluk ve yaşlılık gibi konular bir köpeğin gözünden ironik bir anlatıya dönüşür.
Müziğin, hayvanlar ve insanlar üzerindeki etkisini ana izlek olarak ele alan Noktürn ya da Küçük Bir Köpek Valsi edebiyatın, müziğin ve resmin dili üzerine düşünen hem görsel hem işitsel bir metin.
Uyumakta olan güzel annesine sokulmuş, minik bir köpek… Annesinin kulaklarını yalıyor, onu usulca kokluyor, annesinin ıslak burnunu kendi burnuna değdiriyor, annesinin üzerinde geziniyor ama onu uyandırmayı bir turlu başaramıyor. Sonra annesinin patisini tüm gücüyle ısırıyor. Anne gözlerini yavaş yavaş acıyor, uyanıyor ve yavru ansızın annesine arsızca havlamaya başlıyor… İşte Opus 69'un ikinci valsi tam da böyledir. Şu da Opus 69'un birinci valsidir: Güzel anne uykulu halde yerinden kalkmadan onunla bir sure boğuşuyor ve en sonunda yavrusunun başına patisiyle şefkatle basıyor, annesinin çok uykusu olduğunu anlayan yavru oynamaya gidiyor ve anne uykusuna kaldığı yerden devam ediyor.