Annemin bohçamıza koyduğu peynir, ekmek ile biraz çay, biraz şeker, yağ…Güneşin batışına kadar geçen sürenin; biraz mutlu, biraz mutsuz ve çokça yağmurlu geçmesi…
Süreç tabii ki bu şekildedir ama süreklilik içermez, köydesin köyde iş bitmez, kimsenin net bir görevi yoktur.
Akşam sana yemek hazırlayan annendir; yıkanasın diye tandırda suyu ısıtmış, kıyafetlerini yıkamış, yatağını sermiştir… Bunlar sadece sana özgü gelişmeler değil, her kardeşin ve hatta ailedeki herkes için geçerlidir. Bir tane anne olur ama on kişi için de on farklı işi olur. Sabah yemeğini ve bohçanı hazırlayan annen, bir bakarsın seninle koyunları otlatmaya yada tarlaya yardıma gelmiş.Dedim ya iş bölümü kesin değildir; bitiş vakti geldiğinde neyin çobanı isen onu başkasına bırakırsın. Sabahın körüdür, amcamın bizi tarlaya götürdüğü vakit. Büyük amcam var, ondan biraz daha ufak amcam var, benle aynı yaşta amcam var, hatta bende yedi yaş küçük amcam var. Bu sizleri şaşırtmasın çünkü bizim buralarda gayet normal bir durumdur. Ayıplamayın, garipsemeyin, yaşıtınızda amcalarınızın olması güzel duygular. Bunlar sadece yüzünüze tebessüm kondursun..