Marcel Proust için okuma eylemi, bilgiye ulaşma arzusundan çok daha fazlasıdır. Tümüyle tinsel bir eylem olarak kişinin kendisini değiştirme, dönüştürme ve benliğini aşma sürecine işaret eder. Proust'a göre büyük yazarların okunması, tek başına onların derin düşüncelerinin kavranmasına yol açmaz. Aynı zamanda okurun, bu ilham kaynağı zekâlarla kendi dünya görüşünü zenginleştirmesine de hizmet eder. Okuma Günleri'nde tarih boyunca dünyayı değiştiren kitaplara da odaklanan Proust, sözcüklerin okuru nasıl aydınlattığı, çileden çıkardığı, kışkırttığı ve avuttuğunun resmini çiziyor.