Tarih, bir yönüyle medeniyetler yarışıdır.
Uzun asırlar medeniyet maratonunda önde idik, üç yüz yıldan bu yana ise durakladık, geri kaldık.
"Bu yarışta yaya kalmışız, bir varlık gösterememişiz" deyip eziklik hissetmenin, başımızı öne eğmenin bir manası yoktur. Çünkü göğsümüzü kabartacak şanlı bir medeniyet geçmişimiz vardır.
Şimdi tekrar coşmak ve koşmak, Batı'nın bize giydirmeye çalıştığı medeniyet elbisesini çıkarıp kendi medeniyet elbisemizi giymek zamanıdır.
Elinizdeki eser "bizi bize anlatma" gayretidir, bir "zihinsel inşa" çalışmasıdır, bir medeniyet projesidir.
"Tarih olmamız" için dışta düşmanların ve içte hainlerin amansızca çalıştığı bir hengâmede bize düşen görev hem tarih okumak, hem de "tarih yazmaktır."
Şanlı bir tarihin var, lekesiz ve beyaz.
Daha fazla gecikme, onu yeniden yaz!