Olmayan Ülke
Bir varmış bir yokmuş, yeryüzünde varlık çokmuş... Akıl Ülkesi’nin Padişah’ıyla Hayal Ülkesi’nin Büyücü Kral’ının koca dünyayı paylaşamayarak tutuştukları savaş geride kalır. Fakat huzur ve mutluluk tüm canlılar için halen bir hayaldir. Öfke, korku ve en çok da sevgi yoksunluğu savaşların sonsuza dek süreceğinin habercisidir. İşte bu ümitsizlik devrinde iki isyankâr çıkar ortaya. Padişahın kızı ve kralın oğlu el ele verir, hamuruna sevgilerini kattıkları bir dünya kurmaya koyulurlar. İyilik, doğruluk ve güzellik, onların varoluş nedeniymiş... Masal Masal İçinde’yle aynı çizgide ilerleyen Olmayan Ülke, nesilden nesile, kulaktan kulağa anlatılarak zenginleşmiş ve nihayet Ahmet Ümit’in kaleminde can bulmuş, yediden yetmişe herkesin severek okuyabileceği bir ütopya tasviri. Büyücüler ay tozundan yaratıldıkları için topraktan gelen insanları küçümsermiş. İnsanlar da büyücülerin kendilerinden daha yetenekli olmasını çekemez, onları uğursuz sayarmış. Böylece bu iki zeki varlık karşılıklı hep düşmanlık besler, birbiriyle hep savaşırmış.
Devamını Oku