Suretlerimiz, bizim yanımızda, bizden ayrı ve çoğu kez bizden uzun yaşarlar. Durağan, yavaş gibi gözükse de esrarengiz, kendilerine özgü bir yaşamları vardır. Ele avuca sığmazlar, başına buyrukturlar, şaşırtmayı severler. Ne var ki, elden ele dolaşarak sürdürdükleri bu serseri hayatta, çizilir, delinir, yırtılır, tahrif edilir, yanar, müdahaleye uğrar, silinir, sararıp solar, zamanın hışmına uğrarlar.
Aslında, asılları gibi suretleri de ölümün gölgesinde yaşarlar.