1743 yılında, Rio de Janeiro'ya musallat olan bir seri katil, bir ay içinde kurbanları arasında fakir köylülerin, din adamlarının, kontların ve polis şeflerinin olduğu bir düzine kadar insanı vahşice öldürür. Katil, kurbanların yanına hep aynı kanlı imzayı karalamaktadır: "Ben Mesiha Daggala'yım, Ölüm Peygamberi." Rio valisi bu vahşi cinayetleri çözebilmesi için bir yıl önce polis teşkilatından kovulmuş, alkolik ve esrarkeş Yüzbaşı Alvaro'yu göreve çağırmak zorunda kalır.
18. yüzyılın korkunç Engizisyon Mahkemesi; işlenen cinayetleri önceden haber veren yüzü maskeli gizemli bir ressam; ilk bakışta herkesi kendine âşık eden güzeller güzeli bir kontes; şeytana taptıkları gerekçesiyle diri diri yakılan bilim insanları ve tüm bunların karşısında hayattan vazgeçmiş, kendini, çektiği vicdan azabı kuyusunun içine hapsetmiş mutsuz bir polisle, masum insanları vahşice doğrayıp öldüren, dine, topluma ve uygarlığa karşı savaş açmış cani ve zeki bir katil. Belki de Deccal'in ta kendisi...
Tutkulu bir aşkın gözyaşlarıyla kavrulmuş, ıssız ve ümitsiz insanlar... Acı ve merhametsizlikle yüklü bir dünyanın ortasında sıkışıp kalmış günahkâr arzular... Ve bu günah dolu dünyanın ortasında vahşete susamış, kılıcını kınından çekmiş acımasız bir katil! Ölüm Peygamberi... Uykularınızı kaçıracak kadar karanlık, puslu, kanlı ve gerilim yüklü, sürprizlerle dolu, gizemli bir tarihsel polisiye...