'Sadık yârin toprak' olduğunu unutan insanoğlu, daha çok para kazanmak sevdasına kapılmış, Hakk'ın hazinesi'nin saklı bulunduğu toprağı adeta talan ederek apartman üstüne apartman diker olmuştu. Çünkü onlar için daha çok apartman, daha çok daire, daha çok daire de daha çok para demekti. Acaba 'Her şey para' denildiği için mi toprak betona esir, insan da betona mahkum hale getiriliyordu ? Değer miydi hiç ? Oysa toprak olmadan, salt parayla karın doyurabildiği nerede görülmüştü? Bilim ve teknolojinin baş döndürücü bir hızla ilerlediği bu dönemde, yakın zaman içinde yapılacak binaların hem toprağın hemde insanların nefes alacağı şekilde inşa edilmesi, hatta hayat bahşeden bir duruşla birer 'Yuva'ya dönüşebilmesi, bu hayhuy içinde pek de mümkün görünmüyordu...