Türk destancılık geleneğinin İslamiyet sonrası dönem mahsulleri arasında, daha sonra ortaya konulan "Dânişmendnâme" ve "Saltıkname" gibi ürünlere örneklik teşkil etmesinden dolayı, Seyyid Battal Gazi Destanı'nın ayrı bir önemi vardır. Bu destanın ortaya çıkışı, Seyyid Battal Gazi hakkında anlatılan menkıbelerin yazılı kültürle tanışması neticesinde olmuştur. Bu menkıbeler yazıya aktarılırken Türk destancılık geleneğinin etkisiyle ortaya konulan mahsuller "Battalname" adıyla destanlaşır. Battalnâmelerin 19 yüzyılda Orta Asya'ya ulaşmasından sonra ise, bu coğrafyada farklı lehçelerde yeni manzum ve mensur metinleri oluşturulmuştur. Bunlardan Kazak sahasındakiler "kıssa", Kırgız sahasında ise "comok" adlarıyla anılmıştır. Bu şekilde Seyyid Battal Gazi anlatılarının menkıbe formunda başlayan serüveni, önce menakıpname ve destan olarak Anadolu'da, sonra da "kıssa" ve "comok" adıyla Orta Asya'da devam etmiştir.
Türk destancılık geleneğinin farklı sahalara yayılan ve farklı lehçelerde zuhur eden diğer örnekleri gibi, Seyyid Battal Gazi Destanı da bu geleneğin ne kadar mümbit bir zemine sahip olduğunun delillerindendir.
Bu çalışma, Kırgız sahasının manzum Battalnâmesi olan "Seyitbatal Comogu"nun daha önce yayınlanmamış metnini okuyucularla buluşturmak ve onunla ilgili bazı tespitleri paylaşmak gayesiyle ortaya konulmuştur.