11. ve 13. yüzyılları arasında, Avrupa Ortaçağı büyük öncüleri tüccar ve bankacılardan oluşan gerçek bir ticari devrime tanıklık eder. Bu dönem, uzak mesafelere yolculuk yapmayı mümkün kılan bir barış zamanıdır, fakat aynı zamanda önemli bir demografik büyümenin de zamanıdır. Her şeyden önce kentlerin yeniden doğuşu ve canlanışı söz konusudur. Floransa, Rouen, Brugge, Cenova veya Amiens'teki büyük Ortaçağ fuarlarında kentsel gelişimin ilk izleri, belirli bir serbestiyet, dinî vesayetten kurtuluş ve sanatsal faaliyetlerin desteklenişi görülür.
Le Goff, bu çalışmayı toplumsal tarihin akışını açıkça etkilemiş belli bir özneler grubu ve özneleşme sürecini ele alarak yapmıştır. Üstelik bu metinde toplumların geçirdiği zihinsel/kültürel dönüşüm sürecini ülke ülke ele alınan belli kişiler, aileler ve hanedanların özyaşam öyküleri üzerinden açıklamıştır. Le Goff bunu, özellikle erken kapitalizm konusunda çok yoğun ve ayrıntılı araştırmaların yapıldığı İtalya, Felemenk, Almanya gibi ülkelerde Ortaçağ tarih çalışmalarının artmasına bağlıyor. Kapitalizmin ve kapitalistlerin ya da başvurduğu bir başka ifadeyle, "kendilerini ticarete adamış" insanların hangi tarihten başlayarak sözcüğün gerçek anlamında klasik kapitalizm ve kapitalist kavramlarını içerecek kıvama geldiğinin belirlenmesinin öneminden söz ettikten sonra bu işin ancak özneler, yani kapitalistler tarihine başvurularak yapılabileceğini gösteriyor.