Devletlerin kurulmasında kılıç en önemli rolü oynasa da ayakta kalmaları kalem ile mümkün olmuştur. Kılıcı kalemle desteklemeyen devletler tarih sahnesinden kısa sürede çekilmiştir. Bu sebeple kalıcı olmak ve medeniyet inşa etmek isteyen devletler ilim ehline özel bir önem vermiş ve onlara gerekli şartları sağlamaya çalışmışlardır. Osmanlı Devleti de bu düşünce ile kuruluşunun ilk yılarından itibaren ilim ehline özel bir önem vermiştir. Kendinden önceki ilim mirasını alarak kendine has bazı uygulamalar ile devletin seyfiye ve kalemiye ile birlikte üçüncü sacayağı olarak ilmiye sınıfını teşekkül ettirmiştir.