MHP'nin oy patlaması yaptığı 1999 milletvekili genel seçimlerine kadar Türkçülük, resmi milliyetçilik anlayışının marjında küçük bir parti ile temsil edilen bir siyasal hareketti. 1944 Baharındaki Irkçılık-Turancılık davası yargılanmalarından Alparslan Türkeş'in CKMP'yi MHP'lileştirdiği büyük kongreye kadar Türkçülük akımı siyasi hayatımızın anlamlı bir unsuru sayılmazdı. Ancak kendilerini Türk milliyetçileri olarak tanımlayan kadroların, para-militer yan örgütlerin eylemleriyle kısmen gölgelenen siyasi eylemleri Süleyman Demirel'in başbakanlığında 1975'ten sonra kurulan anti-kominist Milliyetçi Cephe hükümetleri zamanında taraftarlarının toplam sayısının çok üstünde bir ağırlığa sahip oldu.