Osmanlı-Türk modernleşmesinin başat güdüleyicisi olan diplomasinin derinlemesine incelendiği bu çalışmada salt bir on dokuzuncu yüzyıl Osmanlı diplomasisi çözümlemesiyle sınırlı kalınmamaktadır. "Modern"in kavramsal analiziyle birlikte sınıfsal bir pratik olan diplomasinin çözümlenmesi için devletin sınıfsal temelleri Doğu-Batı karşılaşması ekseninde tarafların yapısal durumu dikkate alınarak gözden geçiriliyor. Bu çerçevede, diplomatik pratiğin ortaya çıkışıyla birlikte bu pratiğin ne tür faaliyetleri kapsadığı ve tarihsel süreç boyunca Doğu'da ve Batı'da hangi sınıflar eliyle yürütüldüğü ortaya konuluyor. Kendisini sürekli yeniden üreten bu karşılaşmanın şiddetini tayin eden İslam ve uluslararası hukuk ilişkisi de teamüller, doktrinler ve "eman" müessesesi gibi oluşumlarla tahlil ediliyor.
Osmanlı'da Modernleşme ve Diplomasi'de Osmanlı diplomasisinin Türk ve İslam kökleriyle olan bağı etimolojik tahlillerle açıklanıyor; on beşinci yüzyılda İtalyan kent devletlerinde ortaya çıkan modern diplomasiye ne şekilde eklemlendiğinin ve kendisini nasıl dönüştürdüğünün izi sürülerek geçirdiği safhalar betimleyici yönleriyle ele alınıyor. On dokuzuncu yüzyıla gelindiğinde, Tanzimat aydınlarının reformist karakterinin diplomatik pratiklerle kurduğu güçlü bağın, baleden baloya, çatalbıçak kullanımından at yarışına, dil okullarından edebiyat tercümelerine kadar günümüz modern kültüründe içselleştirdiğimiz öğeler olarak hangi süreçlerle karşımıza çıktığı, akıcı bir üslupla okura sunuluyor.