Tarihsel ve sosyolojik arka planı göz önünde bulundurulduğunda, Osmanlı Kıbrısı'nın bilhassa sosyal tarih araştırmaları açısından son derece mühim ve elverişli bir konumda olduğu söylenebilir. Zira Osmanlı egemenliğiyle birlikte, zaman içerisinde adada ciddi bir Müslüman nüfus oluşmuştur. Müslümanlar ve adanın çoğunluğunu oluşturan gayrimüslimler, yüzyıllarca birlikte yaşamış; toplum içi ve bilhassa toplumlar arası ilişkilerde zengin bir tecrübe birikimi elde edilmiş ve bunlara ait bilgilerin önemli bir kısmı, dönemin şer'iyye sicilleri vasıtasıyla günümüze ulaşmıştır. Bu kayıtlar, gerek Müslüman ve gayrimüslim toplumların kendi içlerinde, gerekse toplumlar arasında vaki olan suçların ve bunlara uygulanan cezaların araştırılmasında en zengin, açık ve güvenilir kaynakları teşkil etmektedir.
Mezkûr noktalardan hareketle meydana gelen bu kitap, 17. ve 18. yüzyıl çerçevesinde, ilgili dönemdeki ihlallerin niteliği ve çeşitliliği; Müslümanların ve gayrimüslimlerin kendi içlerinde ve birbirlerine karşı işledikleri suçlar ve bunlara uygulanan cezalar; suçlar karşısında devletin, halkın ve mahkemenin tutumu ve rolü; fail-mağdur ilişkileri ve bunların sosyal yapıyla irtibatı gibi birçok konuda, genel olarak Osmanlı toplumunun, özel olarak da Kıbrıs'ın sosyal tarihine ışık tutacak önemli bilgiler içermektedir.