Gerçeği yazmak, kurgu bir metin yazmaktan çok daha güçtür. Lakin bizler de bu esere kolay bir adamı anlatmak için başlamadık. Hem bizim hem de okur için zor olanı tercih ettik. Evet, yanlış okumadınız: Sizin için de zor olanı tercih ettik! Çünkü bu romanın satır aralarında gerçekleri öğrenmek çok kolay ama o gerçekleri taşımak sizin için de bir hayli zor olacak. Derler ki, Milli Mücadele ile birlikte kahramanlık devri kapanmıştır. Fakat bu doğru değildir. Türk gençliğinin örnek almak için sanal kahramanlara ihtiyacı dün olmadığı gibi bugün de yoktur. Bu kitapta gerçek bir kahramanı anlatmaya çalıştık sizlere. Birazdan okuyacağınız her satır, Piyade Teğmen Mehmet Kıvık'ın bir hayalin ve sevdanın peşinde geçen senelerini hafızamız, dilimiz ve kalemimiz el verdiğince sizlerle paylaşma gayretimizdir. Mehmet Teğmen, acı tecrübelerinden sonra şehitlerin unutulmayacağı düşüncesini "Güzel bir yalan!" olarak adlandırmıştı. Bizim arzumuz, bu düşünceyi güzel bir yalan olmaktan çıkarıp yerine hakikati koymaktır. Avuçlarınızda tuttuğunuz bu roman, Mehmet'in ebediyen unutulmaması için atılmış ilk adımlardan biridir. Tek temennimiz ise son olmamasıdır. Eserin telif hakları, şehidimizin annesi Ayşe Hanım, babası Kenan Bey ve kardeşleri Tarık'la Merve'ye ithaf edilmiştir. Kendilerine sonsuz şükran ve minnetlerimizi sunuyoruz.
Kitap için;
Hiç tereddüt etmeden maddi ve manevi değerli katkılarda bulunan 370. Dönem Komando Asteğmenler ve 4. Dönem Muvazzaf Subay Temel Eğitimi Kursiyerlerine,
Vatan aşkıyla büyümemizi sağlayan, bu satırların asıl sahibi olan anne ve babalarımıza,
Şehidimizin anılarını bizlerle paylaşarak bu eseri filizlendiren tüm silah arkadaşlarına, askeri okullarda ve görev yaptığımız birliklerde bize büyük emekler veren komutanlarımıza, kitabın şehidimiz adına açılan kütüphanelere ve okurlara ulaştırılmasını sağlayacak olan herkese…
Ve elbette ki kitabın hazırlanması süresinde ortaya çıkan bütün çilelere benimle birlikte göğüs geren can yoldaşım Elif'e,
Teşekkürlerimi sunuyorum.