İnsanı diğer canlılardan farklı kılan en bariz özelliklerden birisi, özgür olmasıdır. Özgürlükahlaki fiillerde bulunmanın ve sorumluluk sahibi olmanın temelini oluşturur. Özgürlüğüninsanla ve onun ahlaki/iradi fiilleriyle ilgili olması, bütün zamanların değişmeyen tartışmakonularından birisi olmasını sağlamıştır.
Özgürlük tartışmalarıyla eş zamanlı olarak ele alınan bir konu da otorite gerçeğidir. Özgürlükile otorite arasında dinamik ve gerilimli bir ilişki vardır. Her birisi diğerinin sınırını daralttığıoranda güç kazanır. Tarihi tecrübe, bu ilişkinin daha çok otorite lehine sonuçlandığınıgöstermektedir. Hatta eğer bir gelenekten söz edilecekse bu, özgürlüğün değil, otoritelerinoluşturduğu bir gelenektir.
Modern Batı düşüncesinde özgürlük, daha çok dinden ve kutsal değerlerden azade olmakşeklinde anlaşılmıştır. Özgürlük-otorite ilişkisinin daha çok dine fatura edilen sonuçları, Batı-dışı toplumlarda da taraftar bulmuştur. Özellikle Müslüman toplumlarda gerçekleşen özgürlüktartışmalarının dini yadsıyan bir seyir arz etmesi, özgürlük ile din arasındaki ilişkiyi özellikleotorite ilişkileri bağlamında ele almayı zaruri kılmaktadır.
Elinizdeki çalışmada özgürlük-otorite ilişkileri bağlamında cevabını aradığımız bütün sorular,şu temel sorunun cevabını bulmak üzere değerlendirilecektir: İnsanın özgürlük ihtiyacınıntevhid inancı açısından sahici bir düzlemde gerçekleşme imkanı nedir?