Modern Dünya kendini yenilemek ya da varlığını sürdürme motivasyonuyla dönüşüm yaşamaktadır. Bu dönüşüm 11 Eylül'den beri sistematik olarak devam ederken COVID-19 virüsü sebebiyle hız kazanmış ve nasıl bir dönüşüm yaşayacağını ortaya koymuştur. Merkezi para üreten güç, dijitalleşme yanlısı güçler, sanal paracılar, ulus devlet gibi ayrışmalar üzerinden hem dönüşüme şahitlik ediyor hem de ayrışmanın odaklarını tanımlama imkânı buluyoruz...
Bir başka açıdan bakıldığında tüm tarafların aynı sonuçlara insanlığın yeni bir köle düzenine doğru evirildiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Siyaset, ekonomi, sağlık, hukuk, teknoloji, güvenlik ve sosyoloji dönüşüyor, hepsini kısmen anlatmaya çalıştık. Bu dönüşüm insanın varlıkla bağını koparacak, insanın insanla, insanın Rabbiyle, insanın tabiatla ve insanın eşya ile bağlarını koparacak yeni bir düzen öngörüyor. İslam Dünyası ve soyut bir muhatap olarak İslam düşüncesi eğer bu kırılma esnasında insanlığa kendi teklifini sunmazsa bir asırdan daha fazla bir zamandır içinde yaşadığımız mevcut düzenin yeni bir formuyla yeni bir köle düzeninin bir parçası olacağız.
İslam Düşünce geleneği ya da İslam toplumu metafizik arka planı kurulmuş, çok kapsamlı ve bütünlük içeren bir düzen fikrini teklif etmelidir. İnsan, zaman ve mekân tasavvuru, ahlak, adalet, siyaset ve iktisat anlayışı teklif etmeliyiz. Yani insanlığa İslam'ı yeniden teklif etmeliyiz!