Norveç edebiyatının güçlü sesi Vigdis Hjorth'tan günümüz insanının yalnızlaşmasına ve yabancılaşmasına dair bir roman: Postane Günlükleri. Hayatına anlam katma çabasını uzun zaman önce bırakmış, günlük tekrarları haricinde yaşamdan fazla bir beklentisi kalmamış bir kadın kahramanın, Ellinor'un izini sürüyor Postane Günlükleri. Masa başında tükenen ömürler, rutine dönüşen düş kırıklığı ve gelecek kaygısı, iletişim uzmanı ve eski gazeteci Ellinor'un kendi kelimelerine yabancılaştığı ıssız dünyanın yapıtaşlarını oluşturuyor. Peki bu dünyayı yıkmak, daha mutlu bir dünya yapmak mümkün mü?
Vigdis Hjorth'un kılıç keskinliğindeki üslubuyla Postane Günlükleri, neyi yaşamayı, neyi yazmayı ve neyi anlatmayı seçtiğimizi sorgulayan, varoluşçu bir metin. Kendi bodrumunda tıkılıp kalan ve üst katlara çıkan basamakların önünde bekleyip duranlar için.
"Hjorth'un mercek altına aldığı karakterler, yazınının amansız ışığıyla kavruluyor ve hiçbiri onun kaleminden yara almadan kurtulamıyor. Burada ne iyiler var ne de kötüler; dağılmaya başlamış sosyal demokraside yaşama dair bir resimle karşı karşıyayız. " – Literary Hub
"Sarsıcı, ilham verici ve siyaseten devrimci. " – Vanity Fair
"Hjorth, bizden, anlatma gücüne sahip olanların diğer insanların hikâyelerini ticari çıkarlara karşı koruduğu bir dünya hayal etmemizi istiyor…Postane Günlükleri gibi bir roman nadiren çıkar karşımıza." – Los Angeles Review of Books
"Bu tuhaf sayfalar insana kocaman sarılıyor… Ne kadar tavsiye etsek az. " – Literary Addict