'Verili kendi ile başı hoş olmayanın hoşnutsuzluğunu sorunsallaştırıp kendini kuran hakikate doğru yol alma çabası' olarak tanımlamıştım, psikanalizi Freud'un Psikanalizi'ni kapatırken. Mevcuda iz düşüren namevcudun, birtakım emarelerle kendini gösteren o hayaletin, bilince musallat olan tekinsizin peşine düşülen; kuruluşun 'maddi tarihselliği' içinden yol alıp şimdinin "varoluşsal özerklik"e hürmet ve hevesle
yeniden inşa edildiği bir yaratıcı edim olarak.
Bu kitapta ise, kavruk otlar misali tutuşan sevdamızdan, kırılan hayallerimizden, yaşananda uç veren melankolimizden hareketle
tekinsiz(liğ)in peşine düşüp kurucu hakikatimize doğru yol almaya çalıştım. "Komünist arzu"nun bir anlamda, 'Genç Marx'ın'- nerede/nasıl bastırıldığını anlamaya. Maluliyetimizle tımar olup komünist arzuyu ayaklandırmaya. Demokratik, eşitlikçi ve özgür yeni bir dünyanın
kuruluşu umudunu; inanç, içtenlik ve tutkuyla kendini gerçekleştirme cesaretini canlandırmaya.