Kutsal mekânlar, farklı inanç ve kimliklere sahip toplulukları ortak bir kültürel paydada birleştiren ve bu yönüyle kültürler arası etkileşimi bir çok boyutta en belirgin biçimde gözlemlendiği alanlarlar olarak karşımıza çıkar. Tanrısal olanın ve kutsalın tezahür olanı olarak kabul gören bu mekânlarda, inançlara bağlı kültürel değerlerin anlatı ve ritüel boyutuyla çok yönlü bir biçimde yaşatıldığına tanık olunur. Bütün toplumlarda; dinamik yapıları ve üstlendiği önemli işlevler ile evrensel bir yapı arz eden bu mekânların Türk dünyası kültür ekolojisi içerisinde de halk inacının ana ögelerinden biri olarak Türk toplumunun hayata bakış açısının izlerini içeren bir kültür hazinesi olma vasfına sahip olduğu görülür.
Toplumsal hayatın başat alanlarından olan kutsal mekânlar, işlevleri ve sahip olduğu nitelikler sebebiyle her zaman araştırmacıların dikkatini çekmiş ve bu alanı konu edinen birçok çalışma yapılmıştır. Ritüelleri ve anlatılarıyla kutsal mekânların konu edildiği dokuz ayrı bölümden oluşan bu kitapta; inanış, ritüeller ve anlatılar üzerinden Siirt, Diyarbakır ve Mardin yörelerinde yerleşik Sünni, Alevi ve Süryani toplulukların bu mekânlara bakışını incelemeye ve çözümlemeye yönelik bir kapı aralanmaya çalışılmıştır. Bu yönüyle eser, kutsal mekânlara yönelik yapılacak çalışmalarda, kültürel çeşitliliğin oluşmasında inançsal ve etnik anlamdaki farklılıkların yanında kültürel birleştirici işlevinin göz önünde bulundurulmasının önemine dikkat çekmiştir.