Holdeki portmantoyla, salondaki avizeyle konuşmaya başlayacaktı neredeyse. Parça parça unutuluyordu! Hiçbir ayrıntıyı kaçırmamak için dikkatle açtığı gözleri, kötülük yapanları affeden kalbi… Hele işini bitirdikten sonra diğerlerine yardım etmeye çalışan elleri! Onlar bile unutuluyordu. En acı tarafı, kendisi de unutuyordu. Eşyaların adı silindi aklından tek tek. Gözlerini raftaki bardağa dikip dakikalarca düşünüyor, konuşmaya konuşmaya pas tutan dili kendisine ihanet ediyordu. Keli- meler hayatından eksildikçe yalnızlaştı.
Romantik Cinayetler, anlık kızgınlıkla, nefretle, düşmanlıkla hatta bazen aşkla gelen ölümlerin öykülerine adıyor kendisini. Gerilim basamak basamak yükselirken okur, baştan bildiği sonu aklından çıkarıp kaçan, dehşete kapılan, kovalanan ve bazen de öldüren oluyor hiç anlamadan.