Karakoyunlu'nun bu kitapta bir araya gelen yüzü aşkın rubâîsi ile yine yüzü aşkın dörtlükleri, çok değişik düşünce ve duyguları dile getiriyor; ama estetik strateji istikrarlı… Pürüzsüz vezin kullanımı, zengin kafiyeler, özlü söyleyiş hayal gücü ile şaşmaz bir şiir mantığının bileşimi, akıcı üslup, yaşayan Türkçe ile yeni karşılıkları bulunmamış bazı eski söz ve deyimlerin bağdaşması, Türk ve dünya kültüründen geleneksel kavramlarla çağdaş yaklaşımların bir arada sunulması…
Bu şiirlerden bazılarına bakıyorsunuz, Hayyam'dan, Hâletî'den, Yahya Kemal'den esintiler buluyorsunuz. Ama birçoğunda yeni ve ileri yönelimler egemen, ancak XXI. Yüzyılda yazılmış olabilir bunlar.
Çağdaş Rönesans insanımız Yılmaz Karakoyunlu'nun dört başı mamur rubâîlerinde ve dörtlüklerinde ustalığın gücü var, sevginin görkemi, aklın cazibesi ve iyimserliğin zaferi var...