Ispanakçı Paşazade diye bilinen Erzurumlu Muhammed Arif Efendi (ö. 1893), ömrünün son 11 yılını Kaçar Türkleri sülalesinden olan İran hükümdarı Nâsıreddin Şah'ın Tahran'daki sarayında mütercim ve münşî olarak çalışmakla geçirmiştir. Kendisi, Yavuz Sultan Selim zamanında Safevîlere karşı yapılan savaşta yararlıklar göstermiş olan Ispanakçızade Hayreddin Çavuş'un soyundan gelmektedir. Muhammed Arif, Tahran'da yaşadığı süre zarfında tarih ve coğrafya alanında bir dizi telif ve tercüme eserler hazırlamıştır. Müellifin en meşhur eserlerinden biri olan İnkılâbü'l-İslâm Beyne'l-Havâs ve'l-Avâm'ın konusu, XVI. yüzyılın ilk çeyreğinde Türk-İslâm dünyasında baş gösteren güç mücadelesidir.
Bahsi geçen eser, başlıca olarak Şah İsmail ile Sultan Selim arasındaki rekabeti anlatmak amacıyla Nâsıreddin Şah'ın emri üzerine 1890 yılında Farsça kaleme alınmıştır. Kendisi bir Osmanlı tebaası olan yazarın Sultan Selim'e yönelik sempatisi ve Şah İsmail'e karşı nefreti açıkça sezilmektedir. Buna rağmen Muhammed Arif, gerek Osmanlı ve gerekse de Safevî kaynaklarına vâkıf olmuş, kendi eserini yazarken her iki tarafın görüş ve argümanlarını aktarmayı ihmal etmemiş, yeri geldiğinde Şah İsmail'in yanı sıra Sultan Selim'in faaliyetlerini de eleştirmekten geri durmamıştır. Ayrıca Muhammed Arif'in adı geçen eseri, tarihçilikte her iki tarafın kaynaklarından yararlanılmak suretiyle Osmanlı – Safevî mücadelesinin açıklanması istikametinde atılan ilk adımlardan biridir. Yazarın tarafgir yaklaşımlarına rağmen ayrıntılı bilgiler içeren eserin zengin muhtevasını göz önünde bulundurarak, söz konusu kaynağın Türkçeye kazandırılmasının faydalı olacağını düşündük.