Müslüman ailesinde erkek ailenin reisi olmakla birlikte hakları ve yetkileri sınırsız değildir. İslam dini onu aile reisi olarak belirlemiştir. Zira iki cins arasında yaratılış/fıtrat itibariyle aile reisliğine uygun olan erkektir. Burada kadınlara haksızlık yapıldığı veya kadınların ikinci plana atıldığı gibi bir düşünce akla gelmemelidir. Erkeğin ailenin reisi ve idarecisi olarak seçilmesi yüklerin ve sorumlulukların büyük kısmının ona verildiği anlamına gelmektedir.
Ailenin temel taşlarından olan kadının hakları, bunun yanında da sorumlulukları bulunmaktadır. Cahiliye Arap döneminde kadınlar ailede kocasının kölesi mesabesindeyken, İslâm onlara ailenen kuruluşundan, sonlandırılmasına kadar aile yaşamının her evresinde ve sosyal hayatın her kadamesinde haklar vermiştir. Bununla beraber kadınların aile içinde hakları sınırsız olmayap kendilerine verilen hakların yanında sorumlulukları bulunmaktadır.
Ailenin baba ve anneden sonra diğer fertleri olan çocukların da anne babalarına karşı ve kendi aralarında hakları ve sorumlulukları bulunmaktadır. Bu çalışmamız boyunca konular İslam öncesi cahiliye Arap hayatından ve Hz. Peygamber (s.a.s) dönemi sahâbî hayatından örneklerle açıklanmaya çalışılmıştır. Örnekler Resûlullah'ın döneminden olsa da bilindiği üzere bu dönem sadece Araplar için değil tüm Müslümanlar için referans niteliği taşımaktadır. Bu açıdan burada verilen örnekler bizim için aile bireyleri arasındaki sorunların çözülmesinde önem arz etmektedir.