Akşam Yıldızı
BİR ERKEK HER ŞEYİ KAYBEDECEĞİNİ BİLE BİLE BÜTÜN KALBİNİ VEREREK YENİDEN SEVEBİLİR Mİ?
Kaderin zalim bir cilvesi Simon Blackwell'in hayatını onarılmaz biçimde değiştirdi. Yoğun tutkuların adamı, bozkırın vahşi doğasını kendine sığınak edip bütün dünyayla bağlantısını keserek, duygu ve arzularını sonsuza kadar yadsımaya kararlıydı. Ama insanın aklını başından alacak kadar güzel bir yabancı, adamın karşı durmaya yemin ettiği cinsel güdülerini harekete geçirdi. Simon Blackwell hiçbir kadının onu cezbedebileceğine inanmıyordu.
Annabel McBride dışında... hiçbir kadın.
""Olağanüstü bir yazar.""
-Lisa Kleypas
""SAMANTHA JAMES HEYECAN DOLU, NEFİS ROMANSLAR YAZIYOR.""
-Publishers Weekly
""SAMANTHA JAMES KALBİMİZİN EN GÜÇLÜ HİSLERİYLE UĞRAŞIYOR.""
-Catherine Anderson
""OKUYUCULAR ONUN SEVİMLİ, ÜÇ BOYUTLU KARAKTERLERİNE BAYILACAK.""
-Romantic Times
""SAMANTHA JAMES TAM DA OKUMAYI SEVDİĞİM TÜRDEN KİTAPLAR YAZIYOR.""
-Linda Lael Miller
Gönül Avcısı
Bedeli Ağır Olsa Da Aşkın Önünde Hiçbir Engel Duramaz
Fionna Hawkes o güne kadar baştan çıkarılmanın ne demek olduğunu bilmemektedir. Sadece ay ışığının aydınlattığı bir caddede, cazibesiyle onu büyüleyen bir yabancıyla karşılaştığında bu esmer ve yakışıklı talibe karşı kendisini savunmasız hisseder. Ama tüm endişelerinden sıyrılıp Lord Aidan McBride'a âşık olduğunda daha büyük bir tehlikeyle karşı karşıya kalır.
Güçlü bir kadın olan Fionna, genç adamın gözlerindeki arzuya karşı koyamaz. Acı verici sırlarla dolu hayatını sadece onun kollarındayken unutmak ister.
Aidan, bu büyüleyici genç kadınla ilgili sır perdesini aralayana kadar onun peşini bırakmaz. Fionna'yı her köşe başında takip eden, her türlü tehlikeye göğüs geren Aidan onu savunmaya kararlıdır… Tıpkı ona sahip olmaya kararlı olduğu gibi.
""Türünün yıldızlarından Samantha James okurlarını tamamen büyüleyecek.""
Romantic Times
""Kimse Samantha James'in tarzında bir romans yazamaz.""
Catherine Anderson
Gizemli Gelin
Leydi Maura O'Donnell ölüm döşeğindeki babasına bir söz verir: İki yüz yıl önce ünlü bir korsan tarafından çalınıncaya dek aileye bolluk getirmiş, sihirli bir Kelt emaneti olan Işık Çemberi'ni eve geri getirecektir. Bu eşsiz hazine artık korsan soyundan gelen Gleneden Dükü'nün elindedir ve Maura onu geri almayı aklına koymuştur. Alec McBride ise kandırıldığının farkındadır. Leydi Maura baştan çıkarıcı tavırlarıyla onu oyuna getirmiş ve evliliğe zorlamıştır. Ama yaptıklarının bedelini ödeyecektir. Alec onu kendine âşık edecek, büyüleyecek ve dize getirecektir... ta ki genç kadın, Gleneden Dükü'yle hiç karşılaşmamış olmayı dileyinceye dek.
İntikam oyununa kendilerini kaptıran Alec ve Maura kalplerinde olup biteni fark edemezler. Evlilikleri sahte olsa da engel olamadıkları bir gerçek vardır: Birbirlerine duydukları tutkulu aşk.