Küresel salgın nedeniyle birçok alanda olduğu gibi sanat ve sanat eğitiminde de alışılmadık gelişmelerin yaşandığı bir dönemden geçiyoruz. Gerek sanatçılar gerekse sanat eğitimcileri, içinde bulundukları beklenmedik durumun dinamiklerine adapte olabilmek için farklı metotlara ve motivasyonlara gereksinim duyuyorlar. Salgın zamanında veya sırasında, sanatçı ve sanat eğitimcilerin engelleri aşarak amaçlarına ulaştıklarını somut olarak görebilmekteyiz. Örneğin; birçok görsel sanatçı fiziksel sergiler yerine sanal sergiler ile yoluna devam ediyor. Bazı müzeler arşivlerini açık kaynağa dönüştürerek; sanal turlarla işlevini sürdürüyor. Sanatın üretim, sergileme ve eğitim yolları yeni ortama yanıt vermeye çalışıyor. Plastik sanatlar eğitiminde de geleneksel metotlarla gerçeklesen dersler, zorunlu olarak çevrimiçi senkron-asenkron biçiminde gerçeklesen eğitime uygun hale getirildi. Plastik sanatlar eğitimi bu koşullarda, teknolojik alt yapıyı, bilgisayarı, interneti, sosyal medyayı, farklı ileti uygulamalarını aktif olarak kullanıyor. Bu kitap COVID-19 salgın hastalığının en yıkıcı zamanında hazırlandı/yazıldı. Sanat eğitimcisi sekiz akademisyen, sanat ve sanat eğitimi üzerine gözlem ve tespitlerini kaleme aldılar. Sanat eğitimi ve sanatçıların birçok farklı sorusuna cevap bulabileceği kitabın amacı, sanat ve sanat eğitimi alanında deneysel yaklaşımlar ve öneriler bağlamında alana katkı sağlamayı amaçlamaktadır.